CHP Genel Başkanı Özel’in konuşmasından bazı satır başları şöyle:

“Bu kadar iftiraya karşı o tuğla gibi iddianame, sayfa sayısının bile iletişimini yaptılar. Cesareti olan bu iddianamenin 40 sayfalık özetini çıkarsın, milletin önüne koysun. Desin ki ‘Bunların suçu bu.’ Laf kalabalığına pabuç bırakmayız. Yalana, dolana, iftiraya pabuç bırakmayız.

Yarından tezi yok bu iddianamenin kabulüyle birlikte tutuksuz yargılamalar yapılmalıdır. Herkes çıkmalı, iftiraya karşı kendisini korumalıdır. Bu haysiyet cellatlığı son bulmalıdır.

Bu güzel ülkede niye bu kadar fakirliği, yoksulluğu çekiyoruz dersek, ülkeyi yönetenler menfaatleri için Türkiye’nin huzurunu, refahını feda ediyorlar.

Bugün aramızda pamuk üreticileri var. Dün Denizli’de eylem yaptılar. Adana’da, Çukurova’da, Hatay’da, Manisa’da, Denizli’de, Aydın’da, Antalya’da bu beyaz altını yetiştirip, anlının terini toprağa damlatıp oradan fışkıran bereketle çoluk çocuk bakmaya çalışanlara söylüyorum: Ant olsun ki hakkınızı alacaksınız. Ant olsun ki size sahip çıkacağız.

Bir kilo buğday, bugünkü mazot parasıyla 60 liraydı. Bugün 6 kilo buğday satıyorsun 1 litre mazot alıyorsun. Arada 6 kat fark var. O yüzden çiftçinin bankalara borcu 1.1 trilyona yükseldi. O yüzden geçen yıla göre üretim maliyetleri yüzde 40 ila 80 arttı. Tarladaki ürünün bırakın para etmesini, ürünler tarlada kalır oldu, toplanamaz hale geldi. 

Tarlada ucuzlayan ürünün, markette pahalılaştığı tek ülke, Türkiye.

Biz bu kara düzen anonim şirketi tarafından yönetilen bir ülkede yaşamak istemiyoruz. Biz hukuk devleti olarak Türkiye Cumhuriyeti’ni istiyoruz. Mahkemede, gelirde, sosyal hayatta adalet istiyoruz. Terörsüz ama demokratik bir Türkiye istiyoruz. Elbette barış istiyoruz, zulmün her türlüsünün de bitmesini istiyoruz.

19 Mart darbesi ve onun cuntası dağıtılmalıdır. İddianame yazılmış, deliller toplanmış, kaçma şüphesi diye bir şey yok. Zaten kaçsalar memnuniyet yaratırlar, korktuklarından içerde tutuyorlar. Ama bugünden tezi yok. Artık iddianame, kabul aşamasındadır. Tensip zaptı düzenlenecek, mahkeme gün verecek ve bundan sonrasına bir yön verecektir.

Millet, siyasetin birbiriyle kavga etmesini değil, hizmette rekabet etmesini bekliyor. 'Kim daha yönetir?' Onu duymak, onu bilmek istiyor. Yarışmanın yargı üzerinden olmasını değil, siyasi zeminde olmasını istiyor. Kararı yargının değil, bizatihi kendinin vermesini istiyor.

Bir kelime eksik konuşursak korkağız, namerdiz. Bir santim eğilirsek biz bu ülkeye layık değiliz. Açık açık söylüyorum: Hodri meydan. Zulümse direnmeye devam, hukuksa gel siyasette yarışalım. Hukuka uyun, siyasette yarışalım.”